Telefon: 0 286 566 5550
Randevu ve bilgi almak için lütfen bizi arayın.
Cilt Mezoterapisi (Mezolifting) ve Tedavi Biçimi
Sivilce (Akne) Tedavisi
Mezolifting, mikro enjeksiyon yoluyla derinin dış bariyer fonksiyonunu aşıp alt tabakaya ulaşması, sivilce (akne) tedavisinde etkili bir başarı edilmesini sağlar.
Sivilce (Akne) olarak bilinen yada diğer adıyla akne her insanda olabilen ve daha çok ergenlik döneminde kendini gösterebilen bir cilt rahatsızlığıdır. Yağ bezi kanalları (folikül), cildin yüzeyinde yoğun bir yağ tabakası biçiminde tıkanması sonrası yağ bezlerinin salgıladığı yağın (sebum), cilt dışına atılamaması sonucu oluşmaktadır.
Neredeyse her insanda belli zaman dilimlerinde görülebilen bir rahatsızlıktır. İnsan vücudu herhangi bir dış müdahaleye gerensinim olmadan, zaman içerisinde kendi tedavisini gerçekleştirmektedir. Fakat bunun gerçekleşemediği durumlarda ise bu problem müzmin bir hal alması sonucu kişinin yaşam kalitesini oldukça bir yönde etkileyebilir. Bu tür durumlar oluştuğunda Sivilce (Akne) Tedavisi kaçınılmaz olabilmektedir.
Sivilce (Akne) Nasıl Oluşur?
Birbirinden farklı olabilen yağ bezeleri, adlarını üretmiş oldukları yağlı bir madde olan sebumdan almaktadırlar. Doğal şartlar altında sebumlar, kıl folikülü boyunca ilerleyerek cilt yüzeyine çıkarlar. Akne oluştuğu zaman ise sebum folikülün içinde kalarak ve dışarı çıkamaz. Akneli sivilceler yağ bezlerinin daha yoğun biçimde bulunduğu yüz, boyun, omuzlar, sırt ve kolların üstü gibi bölgelerde daha çok oluşmaktadır. Siyah nokta şeklinde bulunan akne lezyonlarına komedon adı verilirmekte iken, kırmızı, şişmiş ve irinli lezyonlara nodül, papül ve püstül denilebilmektedir.
Sivilce (Akne) Oluşumunun Bilinen En Büyük Nedenleri:
Genetik Nedenler
Sivilce genetik özelliklerde de içeren bir oluşumdur. Herkes belli bir dereceye kadar sivilce (akne) sorunu yaşayabilir, fakat bazı kişilerin kimi sivilce türlerine genetik bir yatkınlıkları bulunur. Eğer anne yada baba ergenlik çağında veya hayatının belli bir döneminde sivilce (akne) problemi yaşamış ise, çocuklarında da akne görülmesi ihtimali oldukça yüksektir.
Hormonel Değişimler (Androjen)
Sivilceler genelde, vücut salgılanan androjen hormonunu daha fazla oluşturmaya başladığı zaman oluşmaktadır. Androjen üretimi genelde 11-14 yaşlar arasında en üst seviyeye ulaşmakta ve sivilceler (akneler) haliyle artma eğilimi göstermektedir. Genç kadınlar üzerinde menstrüel döngü artışı nedeniyle değişen hormon miktarı ve seviyeleri de akneler de alevlenmeye neden olabilmektedir. Bu değişiklikler sebebi ile yağ bezlerinin androjenlere olan hassasiyeti de etkilenerek farklılıklar göstermektedir.
Bakteriler
Bakterilerin üreyebilmesi için kapalı folikül uygun bir ortamdır. Bu ortamda yaşayabilen P.Acnes isimli bakteri sebumla beslenerek çoğalır. Sivilcesi olsun yada olmasın, herkesin cildinde bulunabilen bir bakteridir. Yağ bezi tıkandığı zamanlarda içi sebumla dolarsa P.acnes bakterisi çok daha hızlı bir biçimde çoğalmaktadır. Bakterinin üretmiş olduğu kimyasallar folikül içinde olduğu gibi, cilt yüzeyinde de inflamasyona neden olabilmektedir.
Artan Sebum Üretimi
Vücutta yağ bezleri androjenler sayesinde uyarıldıktan sonra daha çok sebum üretmeye başlar. Yağlı sebum, folikülün içinde birikerek yukarıya doğru hareket etmeye başlar. Yukarı doğru hareket ederken de, normal cilt bakterileri ile ölü cilt hücreleri birleşir. Sebum oluşumu arttıkça, kıl folikülünün tıkanması ve komedonlara neden olabilme ihtimali de artmış olur.
Folikülün İçindeki Değişimler
Yağ bezleri genişleyip, androjen üretimi arttığı sürece, kıl folikülünün cildin hemen altına doğru uzanabilen yapısıda değişime uğrar. Normalde ölü hücreler aşamalı olarak dökülür ve cilt yüzeyinden ayrılırlar. Ergenlik döneminde ise bu hücreler daha sık dökülür ve birleşip yapışmaya daha fazla müsaittirler. Sebumla temas ettiklerinde kolayca folikülü tıkayabilirler. Bu esnada sebum ve ölü hücreler birikme sonucu folikülde bir tıkaç görevi oluşturur.
Cilt Mezoterapisi (Mezolifting) ve Tedavi Biçimi
Dıştan uygulanan kremler, genelde daha çok cildin üst tabakasının nemlenmesini ve beslenmesine yardımcı olur. Fakat cilde canlılığını ve destek görevini sağlayan, nem ihtiyacını karşılayan ve kozmetik görünüm açısından beslenme ihtiyacını gideren hücreler alt deride bulunmaktadır. Mezolifting, mikro enjeksiyon yoluyla derinin dış bariyer fonksiyonunu aşıp alt tabakaya ulaşması, sivilce (akne) tedavisinde etkili bir başarı sağlayabilmektedir.
Sivilce (Akne) Oluşumunun Önlenebilmesi için Önemli Uyarılar
-
Stres ve yorgunluğun stres hormonlarını tetiklemesi ve dolaylı olaraktan yağ yapımını artırdığı bilinen bir gerçektir. Yorgunluk ve stresten olabildiği kadar uzak kalmaya çalışılmalı.
-
Uyku sırasında cilt beslenerek kendini yenilemektedir. Bu sebeple uykunun iyi alınması özen gösterilmesi gereken bir konudur.
-
Egzersiz her şeyden önemlisi, önce genel sağlık için çok faydalıdır. Kan dolaşımını hızlandırıp, cildin de aralarında bulunduğu bir çok hayati organa daha fazla oksijen gönderilmesini sağlar. Egzersiz sonrası özellikle yüz cildinde biriken ve bakteriler için ortam oluşturan yağ ve teri mutlaka dikkatli bir biçimde yıkayın. Aksi halde sivilcelerin artarak yayılması olağan bir durum olarak karşınıza çıkacaktır.
-
Vücut ve ciltte bulunan hücrelerin içeriğinin önemli bir bölümünü su oluşturmaktadır. Su toksinlerin vücuttan dışarı atılmasını kolaylaştırarak besinlerin vücutta taşınmasını da sağlar. Bol su içmek sivilceleri yok etmez fakat cildin sağlığını koruma için büyük yardımı dokunur.
-
Sauna gibi ortamlar veya havalandırması bulunmayan mutfak ortamlarından uzak durmakta fayda vardır.
-
Sivilceleri sıkmayın yada üzerindeki deriyi veya iltihaplı kısımları koparmayın.
-
Ellerinizi sık sık yıkamaya özen gösterin. Zaman zaman çok güçlü bir istek bile duysanız sivilceleri sıkmayın. televizyon izlerken, otururken veya ders çalışırken ellerinizi yüzünüz temas ettirmekten her zaman kaçının.
-
Yüzünüzü günde en az iki kez dermatoloğunuzun önerdiği şekilde bir sabunla yıkayabilirsiniz. Havlunuzu her gün olmasa bile 2 günde bir değiştirin (Nemli havlu bakterilerin üreyebilmesi için çok uygun olan bir ortamdır).
-
Haftada en az iki defa saçınızı yıkayın. Uykudayken saçlarınızın mümkün olduğunca yüzünüze temas etmesini engellemeye çalışmalısınız. Gün içersinde saçlarınızı yüzüne değmeyecek biçimde toplamaya çalışın.
-
Aşırı güneşlenmekten kaçının.
-
Dermatologla olan görüşme randevularınızı aksatmadan ve düzenli bir biçimde takip edin. Nelerin nasıl denendiğini ve bunların nasıl sonuç verdiğini kaydetmeye özen gösterin. Tedavinizi yarım bırakmayın.
Sivilce (Akne) Hakkında Sıkça Sorulan Sorular:
Sivilcenin nedeni karaciğer bozukluğu mudur?
Sivilce ile karaciğer bozukluğu arasında bilimsel bir ilişki bulunmamakta ve bu iki hastalık arasında sıkça duyularak kurulan sıkı bağ tamamen bir hurafedir.
Diyet ile sivilce arasında herhangi bir ilişki bulunur mu?
Yapılan bir takım bilimsel çalışmalar sonucu sivilce ile yediğimiz gıdalar arasında doğrudan bir bağlantı bulunamamıştır. Fakat son zamanlarda yapılan yeni çalışmalar yüksek glisemik indeksi olan farklı gıdaların (Glisemik indeksi fazla olan besinler kan şekerini hızla bir biçimde yükselterek pankreasın depolanmış olduğu insülininin hızlı bir şekilde kana verilmesine, böylece kandaki insülin miktarının da hızla yükseltmesine neden olur) sivilcenin oluşmasının tetiklendiği belirtilmektedir. Bu sebeple bu tür gıdaların fazla olacak miktarda ve tek yönlü olarak tüketilmesi uzmanlar tarafından tavsiye edilmez. Yüksek glisemik indeksi bulunan gıdalar çoğunlukla; patates, beyaz ekmek, beyaz şeker, beyaz pirinç, işlenmiş meyve suları, karpuz, muz (olgun), krakerler, mısır, mısır gevreği ve cips olarak sıralanabilir. Bunların dışında bazı hastalar yağda kızartma, çekirdek, çikolata gibi yağlı, kalori miktarı yüksek ve hemen kana karışabilen gıdalardan sonra sivilce şiddetinde belirgin bir artma tarif etmektedirler. Bu hastaların sivilce (akne) şikayetlerini arttırdığını düşündüğü bu tür gıdalardan mümkün mertebe uzak kalmasında fayda bulunmaktadır.
Kadınlarda adet düzensizliği ve sivilce oluşumu arasında bir bağlantı var mıdır?
Bayan hastada eğer sivilce (akne) ergenlik döneminde bulunmadığı halde ileri yaşlarda başlamış ise, beraberinde adet düzensizliği, çene, karın, sırt ve meme başı etrafında aşırı kıllanma şikayeti, kilo vermede zorlanma gibi bir yada bunlardan birkaçı bulunuyorsa hormon bozukluğu bakımından konunun değerlendirilmesi gerekir. Bu gibi hastalarda bilhassa yumurtalık kisti (polikistik over) hastalığından şüphe edilebilir. Bu rahatsızlıkta akne şikayeti oldukça dirençli olur ve tedavisi erkekler için kullanılan akne tedavisinden de oldukça farklı bir biçimdedir. Bu konuda genel olarak unutulmaması gereken nokta, adet dönemlerinde bir çok bayanda akne şikayetinin artabileceği yönde olmaktadır. Bu durum hormonların sebep olduğu doğal bir süreç olmakla beraber bir hastalık belirtisi değildir. Bununla birlikte gebelikte de hormonların oluşturduğu etki ile akne şiddetlenebileceği bilinmelidir.
Sivilceyi (Akneyi) sıkmak tavsiye edilir mi?
Kesinlikle sivilceyi sıkmak yada oynamak tavsiye edilmemektedir. Bazı sivilce tiplerinde sadece doktor gözetimi ile akne lezyonlarının içi boşaltılabilir. Ellenen yada kurcalanan sivilcede iltihap yayılabilir, kızarıklıkların artabileceği gibi, iz kalma olasılığı da artar.
Sivilce (Akne) tedavisi kalıcı mıdır? Aynı problem tekrar yaşanabilir mi?
Uygulanan medikal yöntemler ile tam olarak geçirilememekte, fakat kontrol altına alınarak çoğalması durdurulabilir. Ancak tedavi sonrası hastanın, kendi rahatsızlığa neden olan etkenleri ortadan kaldırması sonucu tekrarlama riski yok denilebilecek kadar azaltılmaktadır.
Sivilce (Akne) tedavisi için test ve danışma işlemi ücretli midir?
Ücretsizdir, dilediğiniz zaman randevu alabilir, uzmanlarımıza danışabilirsiniz. Görüş ve ortalama fiyat bilgisini alabilirsiniz. Bizlere telefon ederek yada bizzat güzellik salonumuza gelerek ulaşabilir, aklınıza takılan tüm konularda bilgi alabilirsiniz.